Indus Ailesinin Değerli Eğitmen&Danışmanlarından Burcu KARADAĞ’ın kaleme aldığı keyifli ve bilgilendirici makaleyi sizlerle paylaşıyoruz.
Özellikle Covid döneminde hızlıca değişime uğrayan dijital süreçler sadece toplantı ve eğitimlerle sınırlı değil. Küçükten büyüğe tüm markaların ve işletmelerin dijital dönüşüm süreçlerine uyum sağlaması gerekiyor.
Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) tarafından hazırlanan “Türkiye’nin Dijitalleşme Endeksi Raporu”na göre Türkiye’nin dijitalleşme notu 2019’da 5 üzerinden 2,94 iken 2020’de 3,06’ya yükseldi.
Karantina döneminde işleri etkilenen pek çok işletme dijital medya, sosyal medya, e-ticaret’e yöneldi. Çünkü ileride olası bir pandemi yaşanması hâlinde, insanlar işlerinin mümkün olduğunca az etkilenmesini istiyor. Yine de bu dijitalleşme döneminde özellikle KOBİ’lerin dikkatli ve doğru adımlar atmaları gerekiyor. Büyük markaların ise teknolojik altyapıları ne kadar iyi olursa olsun, iletişim kanalları iyi ve doğru kullanmaları önemli.
E-ticaret sektörü Türkiye’ye bakacak olursak, Nielsen’in bir araştırmasına göre, salgın döneminde (9.3.2020 – 31.5.2020) eticaret satışları geçen yılın aynı dönemine göre ortalama %159 arttı.
Bu yeni normalin içinde, yeni iş modelleri, yeni sosyalleşme biçimleri, yeni çalışma şekilleri var, hepsinin ortak noktası ise daha az “fiziksel”, daha fazla “dijital”; daha az “yüzyüze” daha fazla “uzaktan” olmaları.
Şirketlerin uyum sağlamaları gereken bu süreçlerini tek bir süreç için değil tüm süreçleri için değerlendirmeleri gerekir.
- Müşteri ile iletişim kurdukları kanallar, (Müşteri İlişkileri, Satış ve Pazarlama)
- Ürün ve hizmetleri,
- Çalışanlar ile ilgili süreçleri,
- Üretim hatları,
- Tedarik zincirleri
- Muhasebe ve finans
- İnsan Kaynakları ve eğitim
Bundan sonra görülüyor ki maliyetlerin azaltılması, şirketlerin çok daha verimli yapılar olarak yollarına devam etmesi gerekecek. Dijitalleşme artık her ölçekteki şirket için bir seçenek değil bir zorunluluk.
Burcu KARADAĞ
Eğitmen & Danışman