Engelsiz Eğitim

Altı Nokta Körler Vakfı

Bu haftaki yazımızda İndus Danışmanlık olarak sosyal sorumluluk projesi kapsamında Altı Nokta Körler Vakfı işbirliği ile gerçekleştirmiş olduğumuz eğitimlerin görme engelli arkadaşlarımızın hayatlarına ışık tutmasını paylaşmak istiyorum sizinle. Onlarla aramızdaki en büyük engel olan karanlığı aydınlığa çevirişimizi, öğrenmeyi, eğlenmeyi, inanmayı ve en önemlisi fark gözetmeksizin bir olabilmeyi nasıl başardığımızı anlatmak istiyorum. Böylelikle hepimizin onlara ışık tutma yolunda fenerlerle yürümeye başlamamız gerektiğini anlayabiliriz.

Görme engelli olmak sadece karanlık bir hayatta hiçbir nesnenin tanımlanmaması, güneş ışığının cisimlere verdiği ahengi algılayamama ve yaşamın güzelliklerinin yansımasından habersiz olması değildir. Görme engelli olmak, Türkiye’de insanların dışlanması, işsiz bırakılması, eksik görülmesi ve normalden fazla özeni hak etmesine rağmen özensizce değersizleştirilmesi demektir ki bütün bunlar görememe engelinden daha büyük engel oluşturmaktadır. Biz bütün bunları pozitif sonuçlara dönüştürmek için Altı Nokta Körler Vakfı’nda idik. Eğitimimiz ile onların insan ilişkilerinin, kendine güvenin, yeteneklerini beceriye dönüştürerek iş bulma imkanlarının artmasını hedefliyorduk.

Eğitimlerimizin içeriği Telefonla İletişim Kurma, İletişim Yeteneklerini Geliştirme, Beden Dili, Planlı ve Etkili Yazmak, Araştırma Teknikleri, Reklam ve Tanıtım Hizmetleri ve Kitle İletişimi konularından oluşmaktaydı. Bu eğitim sonucunda görme engelli arkadaşlarımız çağrı merkezlerinde çalışabilecek niteliklere sahip oldular. Hatta eğitim süreci devam ederken birkaç arkadaşımız mülakatlara çağırıldı ve mülakat aşamasında eğitimlerimizde bahsettiğimiz yöntem ve taktikleri kullanarak iş sahibi olduklarını anlattılar.

Eğitim sürecinin de yaşanılanları eğitmenimiz Aysu Sevim’den dinledik.  “Eğitim öncesinde öğrencilerle tanışacağım için ve ilk kez Altı Nokta Körler Vakfı’nda eğitim vereceğim için istek ve merak doluydum. Onlarında benimle aynı duyguyu taşıyan enerjilerini hissettiğim anda, başarılı bir eğitime imza atacağımızı hissettim. Çok güzel geri dönüşler aldım. Eğitimin onlar için çok verimli geçtiğini, her hafta iletişim derslerini heyecanla beklediklerini anlattılar. Hatta günlük programlarını buna iş mülakatları da dahil bu ders saatlerine göre planladıklarını belirttiler. Kendilerinin bu eğitimi alabilecek kadar şanslı olduklarını söylerken, diğer arkadaşlarının da bu eğitimden faydalanabilme şanslarının olmasını ne kadar çok istediklerini anlattılar. Herkese bu eğitimi tavsiye ettiklerini söylediler.

İlk eğitim günü tanıştığım çekingen kişilerin eğitim süreciyle gelişen özgüvenlerini, kendini ifade edebilmeyi öğrenmelerini, empati ve geri bildirimi hayatlarında uygulamaya koyabildiklerini, iletişimde yaptıkları hataları fark ettiklerini ve düzeltmek için çabaladıklarını gözlemledim.

Eğitimler Perşembe ve Cuma günü gerçekleşmekteydi. Bir hafta Perşembe günü olan eğitim iptal edildi. Cuma günü sınıfa girdiğim zaman yüzlerinde bir gülümseme oluştu ve beni ne kadar özlediklerini söylediler. Bu an benim için unutulmazdı. Aynı zamanda o gün bir öğrencim iş bulduğunu ve mülakat anında derste öğrendiklerini uyguladığını anlattı. Bunları yaşamak bana büyük mutluluk verdi. ”

Bu ve bunun gibi sosyal sorumluluk projelerimiz bizi umuda, sevgiye, paylaşıma ve başarıya götürüyor. Farkındalıklarımızla ihtiyaçları olanların hayatlarına umut dokunuşları yaptığımız nice projelere..