Manipülasyonla Başa Çıkmak için Yapabileceklerimiz
Bireyin zihinsel deformasyon ve duygu sömürüsü yoluyla etki altında bırakılması ve çıkar amacıyla fikirlerinin ve kanaatlerinin istekleri dışında yönlendirilmesine psikolojik manipulasyon denir.
Kişiler arasında oluşan sağlıklı sosyal etkiyi manipülasyondan ayırmak önemlidir. Pozitif sosyal etki yapıcıdır, kişiler arasında sağlıklı ilişkiler kurulmasını sağlar. Psikolojik manipulasyonda ise hem bireyden hem de oluşan ilişkiden fayda sağlanır. Manipulatör, kendi isteklerini ve arzularını yerine getirmek için kişiyle kendi arasında orantısız güç dengesi kurar ve bundan faydalanır. Manipülatif kişiler genel olarak zayıf noktalarımızı farkederler, bulduklarında ise bize karşı kullanma eğilimindedirler. Zekice kurulmuş entirikalarıyla bizi ilgilendiğimiz şeylerden uzaklaştırır, kendi ilgi alanlarını ve fikirlerini benimsememizi isterler. Uyguladıkları manipulasyonda başarılı olduklarında ise biz bu duruma son verene kadar manipülasyonu devamlı olarak sürdürürler. Elbette manipulasyonu durdurmak zordur bununla birlikte mümkündür. Burada ilk adım farkındalık kazanmaktır. Kendi haklarımızın önceliklerimizin ve isteklerimizin farkında olmak insanlarla olan ilişkilerimizi sağlıklı bir şekilde değerlendirmemizi sağlar. Böylelikle, manipulatörün baskılayıcı ve bencil davranışları bizleri suçlu hissettirmek yerine çözüm arayışına yöneltecektir.
• Farkındalık Kazanmak
Kişiliğimizin, duygularımızın, isteklerimizin ve ihtiyaçlarımızın farkında olmamız, kendimizi tanımamız, manipülasyondan korunmamızın ilk adımdır. Kendimizi ne kadar iyi tanırsak, hayatımızdaki değişimlere o kadar iyi ayak uydurabiliriz. Farkındalık kazanmış birinin manipulatörün davranışlarını ve kendisinde bıraktığı etkiyi farketmesi daha kolay olacaktır. Bir birey olarak kendimizi diğer insanlardan ayırabilmek, ihtiyaçlarımızın farklı olduğunu kavrayabilmemiz önemlidir. Bu bizlere isteklerimizle bağdaşmayan taleplere karşı tutumumuzda kendi çizgimizi yansıtma olanağı sağlayacaktır.
• Temel Haklarımızı Öğrenmek
Haklarımızın farkında olmamız, onlara müdahale edilip edilmediğini farketmemizi sağlar. Başkalarının haklarını gasp etmediğimiz sürece kendi haklarımızı savunabiliriz. Bize saygı duyulması, pişmanlık hissetmeden hayır diyebilmemiz, önceliklerimizi belirlememiz, diğerlerinden farklı fikirlere sahip olmamız, fiziksel, zihinsel, duygusal anlamda kendimizi korumamız ve kendi hayatımızı biçimlendirmemiz temel haklarımızdan bazılarıdır.
• Mesafe Koymak
İnsanlara gösterdiğimiz kişilik özelliklerimiz kişiden kişiye değişkenlik gösterebilir. Örneğin evde ailemize rahat ve doğal davranırken, iş yerinde resmi olmamız gerekebilir. Fakat, manipülatif insanlar kendilerini gizlemeyi tercih ederler. Bunun yanı sıra ekstrem davranışlar sergilerler. Örneğin, aynı anda x kişisine karşı nazik, y kişisine karşı kaba olabilirler. Bu davranışları birinde farkettiğimizde en kısa sürede aramıza mesafe koymalıyız.
• Suçlamadan Kaçınmak
Manipülatörle olan ilişkimizde eşitsizlik olduğundan yakınabiliriz, hatta manipülatörü tatmin edemediğimiz için kendimizi suçlayabiliriz. Unutmayalım ki, kendimizi değersiz ve suçlu hissetmemiz için manipüle ediliyoruz. Kendimize şu soruları soralım; bu ilişkide kendimi rahat hissediyor muyum ?, iki tarafta paylaşım yapıyor mu? Hissedilen karşılıklı mı?
• Manipülatöre Sorular Yöneltmek
Manipülatör bizden sürekli olarak onun için bir şeyler yapmamızı ister. Bu talepler, kendi isteklerimizden uzaklaşmamıza sebep olurlar ve çoğunlukla yerine getiririz. Mantıksız gördüğümüz talepler karşısında manipülatöre soru yöneltebiliriz. Örneğin, Sana mantıklı geliyor mu ? Benden rica mı ediyorsun yoksa bana emir mi veriyorsun ?, Benden …. yapmamı mı bekliyorsun? gibi.
• Zamanı Doğru Kullanmak
Talep edilen mantıksız istekleri düşünmemiz için kendimize zaman kazandırmalıyız. Bu bizi manipülatör baskısından kurtaracaktır. Örneğin, “Bunu bir düşüneyim” cümlesi, bizden istenileni enine boyuna düşünmemizi sağlar.
• Hayır Demeyi Bilmek
Hayır diyebilmek bir iletişim sanatıdır. Mantıksız bulduğumuz talepler karşısında nazik ve kararlı bir şekilde hayır demeliyiz. Unutmayalım ki, temel haklarımız içerisinde önceliklerimizi belirleme özgürlüğümüz mevcut. Burada uygun olan pişmalık duymadan “hayır” diyebilmek.
“Karşısındakini ve kendini bilen hiçbir savaşta tehlikeye düşmez; karşısındakini bilmeyen, sadece kendini bilen bir kazanır, bir kaybeder; karşısındakini de, kendini de bilmeyen her savaşta mutlaka tehlikeye düşer…”
Sun Tzu- Savaş Sanatı
İndus Consulting